BALIKESİRSPOR
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Ahh Balkes Ah. / Ramazan Demir

2 posters

Aşağa gitmek

Ahh Balkes Ah. / Ramazan Demir Empty Ahh Balkes Ah. / Ramazan Demir

Mesaj  balkes C.tesi Kas. 24, 2007 3:29 am

İşler tam rayına oturdu, herşey dört dörlük..
Balıkesir’in sınıf atlaması yolunda hiçbir engel kalmadı..
diye düşünülürken ortalık toz-duman oldu.

“Aman bu adamı tekrar takımın başına getirmeyin” diye adeta yalvar-yakar olduğumuz Balıkesirspor yönetimi, geçmişinden ders alamadı ve “getirmeyin” diyenlere inat bildiğini okudu.

Şimdi o adam, öyle bir zamanla yaptı ki;
Ortalık çadır tiyatrosuna dönüştü!.

..ve şimdi işi üzerine vazife olan da olmayan da konuşuyor.
Ahkâm üzerine ahkâm kesip fetva veriyor.
Elbette ki dilin kemiği yok!
Ancak konuşurken, iyiyle kötüyü ayırt etmek, geçmişi şöyle bir göz önüne getirmek gerekmez mi?
Nasrettin Hoca’nın “testi” hikayesini bilirsiniz.
Anlatalım yine de hafızalarımızda yenilensin.
Hoca, oğlunu çeşmeye gönderecekmiş.
Testiyi eline verdikten sonra oğlunun kulağını çekmiş.
Sonra da;
“Sakın testiyi kırma!” diye bağırmış.
Bunu görenler;
“Ne yapıyorsun hoca efendi. Çocuk testiyi kırmış değil ki. Hiç suçu olmayan çocuğu niye azarlıyorsun..”
Hoca;
“Testi kırıldıktan sonra iş işten geçmiş olur” karşılığını vermiş..
Maalesef bizde iş işten geçti!
Bilirsiniz dilimize yerleşmiş bir ata sözümüz vardır;
Perşembenin gelişi Çarşambadan bellidir diye!
İşte Balıkesirspor’un durumu da böyle..
***
Yıllar yılıdır aynı şeyleri söylemekten gına geldi.
Bakın en son ne demişiz;
“İddia ediyorum ki;
Balıkesirspor’un sınıf atlamasını ne rakipleri, ne hakem hataları önleyebilir.
Çünkü o güçte bir ekip, bir camia yok grubumuzda.
Biz camia olarak yeter ki birbirimizi yemeyelim.
Yeter ki, “ben herşeyin iyisini bilirim” yerine “birlikte olalım, birlikte başaralım” ilkesini benimseyelim.
Tek endişem, tek şüphem bu..
Geçen sezon bu yüzden büyük bedeller ödedik.
İnşallah ders almıştır bazıları, kendilerinin de içinde bulunduğu ortamdan.
Onun için diyorum ki,
Balıkesirspor’un tek rakibi yine Balıkesir’dir.
“Durup dururken neler diyorsun?” demeyin!
Var ki birşeyler söylüyoruz, uyarıyoruz.
Bu satırlardan da muhataplarının gereken mesajı alacaklarına inanıyoruz.
Tekrar ediyorum;
Eğer ki, biz camia olarak geçmişten ders alıp yeni dönemde hata yapmaz isek (ya da asgari düzeye indirirsek) yüzde binbeşyüz sınıf atlarız.”
***
İzmir’deki Altınordu maçının ertesinde yazmışız bunları.. Sanki bugün yaşananları o günden görmüşüz.
Müneccim falan değilim.
İstihbarat ağım falan da yok.
Sadece geçmişi iyi bildiğimi sanıyorum. O yüzden sezon başından beri yaşanan gelişmelerden çıkarsama yapıp, durumdan vazife çıkararak, “Aman dikkatli olun. Böyle hareket etmeye devam edilirse eğer, bindiğimiz dalı keseriz” uyarısını yapmıştım.

Aylar öncesinde bugünleri yaşayabileceğimizi söylerken, tarot falı açmadık.
Birilerine şirin görünme adına yalakalık yapmadık.
Günü kurtarma adına adımlar atmadık.
Kişileri değil, ortak değerleri dikkate aldık.
Bizler tıpkı kelimeleri bazılarının kafalarına çakarcasına biraraya getirerek tehlikeye dikkat çekmeye çalıştık ama, “kötü çocuk” olarak görüldük.
Yanlışları yazıp söylerken önümüzdeki tabloya baktık.
Biraz sesli düşündük anlayacağınız.
Bizler bunları düşünebilirken, bu işin profesyonelleri olduklarını iddia edenlerin hem de üst üste neden böyle hatalara düştüklerini anlayabilmekte güçlük geçtik.
Belki de bize profesyonel diye amatörün de amatörü olanlar denk geliyor.
Anlayacağınız anlatamadık bir türlü.
Ya bizler yanlış bir dil kullandık, ya bazıları algılama yetilerini yitirdi, ya anlamamazlığa geldi ya da üstlendikleri sorumluluğu hafife aldı.
Haklı çıktık demek istemiyoruz.
Sadece sakalımız olmadığı için uyarılarımızı dinleyen olmadı diye düşünüyoruz.
***
Neyse olan oldu.
Testi kırıldı!
Balıkesirspor Kulübü bir kenara konuldu.
Zafer Çakır ile Mehmet Demirtaş adları Balıkesirspor’un geleceğinin önüne çıktı.
Daha önce de söyledim.
Zafer Çakır babamın oğlu değil.
Aklının erdiğince birşeyler yapma çabasında.
Balıkesirspor’un şampiyon olmasını üstlendiği sorumluluk nedeniyle herkesten çok istediğini, ne gibi özverilerde bulunduğunu ve aile yaşamını bile hiçe saydığını biliyorum.
Artıları yanında eksileri de çok..
Eksilerinin başında “Ben..ben..ben”ciliği var.
Paylaşmıyor sorumluluğu.
En son söylenecek sözü ilk başka söylediği için “sivri dili”nden çekiyor!
İşte bu nedenle antipatik geldiği için bazıları sevemedi onu.
Herkesin yoğurt yiyişi farklıdır.
Zafer kardeşinki de farklı.
Ancak bulunduğu yer, üstlendiği görev nedeniyle biraz daha dikkatli atması gerekiyor adımını.
Çok iyi biliyorum ki, Mehmet Demirtaş konusundaki tasarrufu ona yaşamının en büyük derslerinden biri oldu.
Mehmet Demirtaş’a gelince..
Canlı bombaya benziyordu zaten.
Ama ne zaman, nerede, nasıl patlayacağı bilinmiyordu.
Zamanlaması kelimenin tam anlamıyla “mükemmel” oldu.
Öyle bir patladı ki, parçalarıyla koca camiayı sarstı.
Ama en büyük hasarı da kendine verdi.
Anlayacağınız kendi kendini imha etti!
Geçtiğimiz sezon saygı sınırlarını aşan ifadeleri..
Bazı maçlardaki hataları nedeniyle hiç tutmamıştım onu.
Yakışmıyordu çünkü Balıkesirspor gibi köklü bir camiaya saha içerisinde ve dışarısında yaptığı hareketler..
Hatırlayın en ağır eleştirileri de yapan ve hemen gönderilmesini isteyenlerin başında idim.
Balıkesirspor’un başına tekrar getirilmesi gündeme geldiğinde, “Sakın ha! Böyle bir hata yapmayın” diyenlendenim.
Dedik ya sakalımız yok..
Balıkesirspor’u yönetenler dinlemedi bizi..
Şimdi “hata yaptık” deniliyor ama, ne fayda..
Hani derler ya;
“Zararın neresinden dönerseniz kârdır” diye..
İşte Demirtaş ile ilgili tasarruf bu nedenle yerindedir.
Umarız ki, herkes bu olaydan kendine düşen dersi almıştır.
Mehmet kardeşe de bir sözüm var;
“Keçi” gibi inat etme de var git işine!
“Ya Zafer, ya ben” demende neyin nesi..
Ne sen, ne Zafer Balıkesirspor’dan büyük değil.
Sen olsanda, olmasanda,
Zafer olsada, olmasada hiçbirşey farketmez.
Çünkü;
BA-LI-KE-SİR-SPOR ŞAM-Pİ-YON O-LA-CAK....


Bir çağrı da Balıkesir’in sınıf atlamasını isteyenlere;
Pazar günü çok ciddi bir sınavımız var.
Ligdeki en önemli maçımız diyebiliriz Denizle Belediyespor sınavına.
Son çalkantıların üstüne üstlük Onur Özörmenoğlu ve Umut Salgınoglu gibi iki etkili isim de yok.
Biliyoruz ki, giydikleri formanın ağırlığını bilen futbolcu kardeşlerimiz bu eksikliği hissettirmemek için iki kişilik oynayacak.
Ama..
En büyük görev yine size bize düşüyor.
Herşeyi unutalım.
Pazar günkü sınavı 12. Adam olarak bizler kazanalım.


Haberci gazetesi köşe yazarı Ramazan Demir'in köşesinden-balikesirim.com
balkes
balkes

Mesaj Sayısı : 68
Kayıt tarihi : 05/11/07

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Ahh Balkes Ah. / Ramazan Demir Empty Balıkesirspor ilk yarı kredisini tüketti / Ramazan Demir

Mesaj  balkes Salı Ara. 25, 2007 6:28 am

BALIKESİRSPOR ligin ilk yarısında hiç hesapta olmayan puanlar kaybetti. Kimsenin beklemediği puanları alarak da ligi hedef içerisindeki sırada bitirdi. Geride kalan 16 maçlık periyoda bakıldığında üst üste yaşanılan olumsuzluklara rağmen şans bizimle beraberdi.

“Çok şükürler olsun ki, Allah bile bizim yaptığımız hataları yüzümüze çarpmıyor.. Hani bir söz var ya; ‘top bizi sevdi’ diye.. Yaradan da bizi seviyor, yüzümüze gülüyor, yar ve yardımcımız oluyor…”
Şimdi bunları yazıyoruz diye bazı kişi veya çevreler bizi “bozguncu” veya “dönen tekere çomak sokuyor. Gelinen noktayı görmüyor musun, daha ne konuşuyorsun” diyebilir.
Zaten en büyük sorun burada.
Yönetim istiyor ki, herkes bizi alkışlasın.
Teknik kadro bekliyor ki; herkes takdir etsin, şak şak yapsın, her maç sonrası omuzlara alsın.
İyi de boş tenekeden güzel ses çıkar.
Eleştirileri hazmetmek başarının en önemli adımı olmalı.
Hatta yönetim ve teknik kadro demeli ki;
“Arkadaşlar bizim her yaptığımı doğru mu, neden bizi eleştirmiyorsunuz?”
Maalesef ligin ilk devresinde böyle bir yaklaşım göremedik.
Hatta eleştirilen, hareketleri ile de Balıkesirspor’a yakışmayan Demirtaş bir dayatma sonucu bir inat uğruna bu takımın başına getirilerek bazı mesajlar verilmeye çalışıldı.
İyi de sonra ne oldu?
“Bu adamı asla geri getirmeyin” diyen medya gözardı edildi ama, sonunda “Sen de mi brütüs” denilerek gönderildi.
Hem de kavga gürültüyle.. Adliye salonlarına taşınarak.
İlahi adalet diye buna derler.
Şimdi bizler yine kötü çocuk olacağız veya görüleceğiz.
Varsın olalım veya görülelim.
Bizi bilen bilir.
Amacımızın klasik deyimle “bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek” olduğunu çeyrek yüzyıldır herkes bilir.
Amaç, Balıkesir ve Balıkesirspor olursa kimse bizden şakşakçılık beklemesin.
İyiyi alkışlarız ama, daha iyiye ulaşmak için de kendi doğrularımızı çekinmeden söyleriz.
Biliriz ki; takke düşerse herkes keli görür. Biz takke düşmeden keli işaret etmeyi görev kabul ediyoruz.
Tabii ki anlayana..
Onun için de diyoruz ki;
Balıkesir gibi büyük bir ilin, gelecekte Türkiye’nin parlayan yıldızı olmaya aday bir kentin dışa açılan penceresi olan ekibimizin direksiyonunda neden Balıkesirspor’a yakışan usta bir teknik adam yok, çok merak ediyorum.
Sakın ola ki Aslan’ı küçümsediğimizi sanmayın.
Onun da geleceğini düşünerek yukarıdaki soruyu soruyorum.
Bir söz vardır;
“Herşeyi bildiğini zanneden, hiçbirşeyi öğrenemez..”
İzlenimimiz şu ki; Aslan kardeşimiz, kendisi açısından çok uzun olabilecek bir mesleki kariyeri hırsına yenik olarak tepiyor.
Üzerinde kimseyi istemiyor.
Kendini yeterli sanıyor.
Göbeğimizi kaşıya kaşıya yeneceğimiz takımlara kaybettiğimiz puanların verildiği maçları tekrar tekrar tekrar izlese yetmediğini görecek ama, maalesef ders almak yerine, kendisinin başarılı olmasını isteyenlere hareketler çekiyor, çektiriyor..
Dolayısıyla en büyük kötülüğü kendine yapıyor.
Neden mi?
Usta olabilmek için önce çırak, sonra kalfa olmak gerekiyor.
Aslan hemşerimizin hal ve hareketleri rahmetli Ecevit’in 4 ayda hızlandırılmış eğitim ile öğretmen yaptığı dönemi bize anımsatıyor.
Basamakları birer birer çıkmak yerine beşer beşer çıkmaya çalışıyor.
Bunun ülkemizde bir örneği var mı?
Varsa eğer biri bizlere söylesin.
Fatih Terim bile bu uzun yolda Göztepe, Ankaragücü gibi takımlarda dirsek çürüttü. Hemen birinci adam olamadı. Küme düşme tehlikeleri yaşadı. Kovuldu demek istemiyorum ama, görevden uzaklaştırıldı. Ne zaman ki, aklını başına devşirip Milli takımda Gündüz Tekin Onay, Tamer Güney, Seep Piontek gibi ustaların bilgi birikimlerini özümsemeyerek şu an geldiği noktaya yavaş yavaş ama, sağlam adımlarla geldi. İmparator oldu.
Oysa bütün antrenörlük kariyeri Göztepe ve Ankaragücü ile sınırlı kalabilirdi.
Balıkesirsporumuzda Eren Koç’tan bugüne dek bir çok teknik adam bir şekilde gönderilmiş (!) ama Aslan’a birşey olmamış!.
Bu genç kardeşimiz şunu bilmeli ki; BU ONUN YETERLİ, BAŞARILI, KALICI olduğunun göstergesi değildir.
Belki de bizim bilemediğimiz, göremediğimiz alandaki başka özelliklerinin neticesidir
Aslan, ‘Balıkesir’den teknik adam çıkmaz’ diyenleri yanıltmak ve Balıkesir’in gururu ve Fatih Terim gibi olmak istiyorsa, yarından tezi yok yönetime müracaat ederek şöyle demeli:
“Benim iyi bir teknik adam olarak Balıkesirspor ve Türk futboluna uzun yıllar hizmet etmem için lütfen ismi üzerinde kimsenin tartışmayacağı, kariyerli bir teknik adamı bu takımın başına getirin. Hem Balıkesirspor’umuz sınıf atlasın, hem de ben.”
Üstelik Aslan’ın bunu demesine gerek yok.
Alenen ortada.
‘Aslan’ımızla kişisel bir sorunumuz yok.
Bu satırların yazarı onunla da yanyana gelmiş değil.
Balıkesirli olması nedeniyle başarılı olmasını herkesten çok isteyen biriyim.
Bunun için de hedeflediği noktaya ulaşması ve bizim de onu ayakta alkışlayıp gurur duyacağımız konuma gelmesi için üzerinde birini hazmetmesi, ondan birşeyler öğrenmesi, tecrübe kazanması, kısacası çıraklık ve kafalalık dönemini sabırla atlatması gerekiyor.
Şimdi size çok iddialı birşey söyleyeceğim.
Şu ana kadar balayında idik.
Ligin ikinci bölümü cehennem gibi büyük ızdıraplara gebe.
İlk 5’e girmek için çaba gösterenler bir tarafta..
Küme düşmemek için can havliyle savaşacaklar bir yanda.
Kısacası denizde fırtına ve azgın dalgalar şimdiden dişini gösteriyor.
Siz olsanız bu azgın dalgalara karşı geminizin direksiyonuna kime teslim edersiniz?
Acemi bir denizciye mi, usta bir kaptana mı?
Ya da bu böyle bir azgın denizde kaç acemi denizci vardır ki direksiyona geçecek.
Geçtiğinde gemiyi limana ulaştıracak?
Sadece rüya ve masallarda olabilir belki ama, unutulmasın biz gerçekler ile ilgileniyoruz.
Sözün özü;
Balıkesirspor, 3. sınıf ligde misafir.
Bu sezon mutlaka 2. Lige çıkacak.
Buna da adımız kadar eminiz.
Çünkü futbolun ‘F’sinin bile olmadığı böylesine berbat bir ligden çıkamazsak isek, işimizi şansa, kadere, kısmete bırakmamız etkili olabilir.
Bakın “Denizli Belediye ve Tavşanlı mağlup. Altınordu ve Akhisar berabere. Kısacası değişen birşey yok. Üç takımın sınıf atlayacağı ligde hâlâ ikinciyiz” diyerek sorunları halının altına süpürdüğümüz zaman maalesef bu deniz bizi yutar.
Tıpkı dün yönetimsiz, parasız-pulsuz, teknik adamsız, 15 kişilik PAF takım ağırlıklı Aydınspor karşısında zaman zaman düştüğümüz aciz durumlar gibi azgın denizlerde can yeleksiz kalabiliriz.

Haberci gazetesi köşe yazarı Ramazan Demir'in köşesinden-balikesirim.com
balkes
balkes

Mesaj Sayısı : 68
Kayıt tarihi : 05/11/07

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Ahh Balkes Ah. / Ramazan Demir Empty Geri: Ahh Balkes Ah. / Ramazan Demir

Mesaj  AyKuT! Salı Ara. 25, 2007 10:32 am

+1966

Adam doğru yazmış bende diorum bu hocayla olmaz ama illa ısrar ediyorlar.Zafer çakır bu futbolcuları kendi transfer etti.AsLan Hocaya sözü geçiyor bu yüzden başka hoca geldiği zaman hocaya karışamayacağından dolayı başka hoca getirmiyor.Aslan hoca takımın başında sadece Tavşanlı maçında güzel deişikler yaparak maçı kazanmıştır. Diğer maçlarda bi etkisi olduğu düşünmüorum.ALiağa maçında,Denizli maçında takımı bir etkinlik göremedik.Takım yediği golleri 14'ünden 5'i duran toplar(muğla son dakika KOrner golü ,iç sahada Ereğli maçı ,Son maç aydın Duran top,Kütahya duran top,Nilüfer maçında kornerden).Bu gollere hoca bi önlem alamadı.Bence kaliteli bir hoca getirilimeli.Şuan bariz hatalar yapılmasa Lider Denizli bld.'nin önünde lider olucaktık.Birde millet yenilmioruz hocaya güveniolar.FAkat beraberlikler de 2 puan gidiyor.2 HAfta berabere kalacağımıza 1 galibiyet 1 mağlubiyette 3 puan alıcaz. 2. Yarı ilk öncelikle Transfer şart.İç sahamızda deplasmanda oynuyoruz gibi oynuyoruz ilerde top tutacak adamımız yoK.Ümit te olmayınca bu hiç olmuyor.Yusuf bence kredisi bitmiştir.Umut Salgınoğlu Deplasman oyuncusu Açık alan oyuncusu.Transferler yapılırken hücüma dönük sol kanat çalım atan orta yapan ve forvete transfer bitiriciliği iyi bir oyuncu(mesela geçen seneki Özgür PoLat bütün hava toplarını indirodu adam).Eğer illa öle bir oyuncu bulamıyorsan koy Kaptan Onur'u forvete(profesyonel liglerde 22 golü var futbol hayatının nerdeyse tamamında forvet oynamış adam).Orta sahaya Yalçını koyarsın.İşte bu değişiklerli yapıcak yenilik arayan Hoca getirilmeli ama Başkan kararı vermiş Aslan hocayla devam edilecek.Kaliteli bir hocayla daha rahat çıkacağamız 2.lige ASlan hocayla ite kaka ıkına ıkına çıkarız.EĞer Çıkamassak ki öyle bir şey düşünmek istemiyoruz bunun sorumluları Zafer Çakır ve KemaL Büyükakın'dır.

AyKuT!

Mesaj Sayısı : 17
Kayıt tarihi : 04/11/07

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz